Antalya Serik’te geçen yıl 17 Çatlak günü saat 00.30 sıralarında Yılmaz Naryaprağı, eski eşi Gülbahar Güzeloğlu’nun yaşadığı evi bastı. Gülbahar Güzeloğlu’nun birlikte yaşadığı Remzi Kerpiç’i tabancayla vurup öldüren Yılmaz Naryaprağı, sakat eşi ve oğlu Furkan’ı ise yaraladı. Olayın peşi sıra kaçan Yılmayan Naryaprağı, Denizli’da yakalandı. Serik’e getirilen Yılmayan Naryaprağı tutuklanırken olay sırasında birlikte bulunduğu ve namına arkalama ettiği öne sürülen oğlu Ramazan Naryaprağı ise adli kontrolle erkin kaldı.

AĞIRLAŞTIRILMIŞ ÜZERI BOYU HAPİS İSTEMİ

Hazırlanan iddianamede, Yılmaz Naryaprağı’nın Serik’i ve eski eşinin kaldığı evi bilmediği belirtilerek, eylemin kasten gerçekleştirilmiş olduğuna özen çekildi. İddianamede, Yılmayan Naryaprağı ile oğlu Ramazan’ın ifadelerinin çeliştiği vurgulandı. Ramazan Naryaprağı’nın babasına yardımda bulunduğu tamlanan iddianamede, rastgele iki şüphelinin bile ‘kasten bile bile öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış mülk boyu hapisle cezalandırılması istendi. Anket sırasında çarkıt eşi ve ailesinin kendisini ölümle zılgıt ettiği iddiası üstüne Gülbahar Güzeloğlu himaye altına alınarak adresi değiştirildi. İddianame 2’nci Kilolu Ukubet Mahkemesi eliyle akseptans edildi.

DAVANIN İLK DURUŞMASI GÖRÜLDÜ

Davanın önceki duruşmasında tutuklu maznun Yılmaz Naryaprağı salonda hazır bulunurken, tutuksuz sanık Ramazan Naryaprağı ise Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde SEGBİS eliyle katıldı. Adresi değiştirilen Gülbahar Güzeloğlu birlikte SEGBİS aracılığıyla şahitlik yaptı. Maznun Yılmaz Naryaprağı, 5 çocukları olan eşiyle anlaşmalı boşandıklarını, kendisinin İzmir’bile çalıştığını anlatarak, “Esasen bizde metrukiyet yoktur. Kızım Yasemin’in burs alarak okuyabilmesi üzere eşimle anlaşmalı boşandık” dedi. Olaydan önceki kızını musahabe amacıyla İzmir’den Alanya’ya geldiğini, tıpkısı tün otelde kaldığını, kızıyla okulda olduğu amacıyla görüşemediğini anlatan Yılmaz Naryaprağı, o sırada Alanya’da olan oğlu Ramazan’ı arayarak, gezebilmek amacıyla kullandığı otomobili kendisine bırakmasını istediğini, daha bilahare benzeri otomobille oğlunu Serik’te Gülbahar Güzeloğlu’nun kaldığı lüp yakınına bıraktığını aktardı.

“BANA BALTAYLA SALDIRDI”

Yılmayan Naryaprağı, Gülbahar Güzeloğlu’nun yanında mütezayit oğlu Furkan’ı de alıp Alanya’ya ertelemek istediğini belirterek, “Yaşadıkları lüp önüne varınca seslendim, dâhilen curcunalı gelmedi. Başlık açıktı, ego bile gönül girdim. İçeride Remzi ve Gülbahar vardı. Beni görünce Remzi odadan kaçtı, Gülbahar dahi baltayla bana saldırdı. Remzi elinde tabancayla gelerek beni öldürmeye çalıştı ancak tabancası çığlık almadı. Bunun konusunda ego yanımda bulunan tabancayla oynatmak için yere akıllıcasına üzücü ettim. Bu tam Remzi beni yumrukladı ve kapıya doğru götürürken yere düştü. Gülbahar ise elindeki baltayla bana saldırmaya bitmeme etti. Ben baltayı almaya çalışırken kafasına denk geldi” diye niteleyerek konuştu. Olay takkadak Furkan’ın çekyatta uyuduğu, açılan incitici sırasında yerden seken mermilerin kolu ve çenesine çıkma ettiği öğrenildi. Duruşma başkanının “Sen Gülbahar’ın Remzi ile yaşadığını bilmiyor muydun?” sorusu üstüne sanık Yılmaz Naryaprağı, “Remzi’yle aram iyiydi, yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi. Abi- ahi gibiydik. Gülbahar ve Remzi’nin ayrımsız evde yaşadıklarını bilmiyordum” dedi.

‘NAMUSUNUZU TEMİZLEYİN, DİYE KIŞKIRTILDILAR’

Duruşmada saraka sunulan Remzi Kerpiç’in oğlu Veysel Kerpiç, sanık Yılmayan Naryaprağı’nın 7-8 yıl evvel kumarda çok mal kaybettiğini anlatarak, “Eşini Adıyamanlılara geriz borçları için satıyordu. Babamdan arkalama istemiş. Bunun üstüne babam, Yılmaz’dan Gülbahar’ı satın aldı. Ramazan’ın bindiği makine birlikte annesinin başlık parası yerine sunulan tıpkı arabaydı” dedi. Cinayetten 10 gün evvel Yılmaz ve Ramazan’ın, Siverek’e geldiklerini anlatan Veysel Kerpiç, “Bu kıya amacıyla büyükleri marifetiyle ‘Bizi bu duruma düşürdünüz, namusunuzu temizleyin’ diye kışkırtıldılar. Hassaten sürgü yediklerini duydum. Ramazan arada bir Serik’e geliyordu. Bu cinayeti birlikte planlayarak ve karı büyüklerinin zorlaması üzerine işlemişlerdir” diye niteleyerek konuştu.

‘5 KAYNIM İLK EVLENDİĞİM GÜNDEN İTİBAREN BANA SALDIRI ETTİLER’

Duruşmada tanık adına dinlenen Gülbahar Güzeloğlu de “Ben Yılmaz’la evlendiğim zaman gerçekte hoppadak onunla evlenmedim. 4 pare kaynım vardı, 5 kişiyle evlendim. İlk evlendiğim günden itibaren bana taarruz ettiler. Bire Bir çocuğumun kimden olduğu anlaşılan değil diye öldürüp attılar” dedi. Yılmayan Naryaprağı’nın daim kumar oynadığını anlatan Gülbahar Güzeloğlu, “Ben Remzi’yi tanımıyordum. Yılmaz geriz oynadığı üzere beni satıyordu. Remzi bana erbap çıktı. 11 sene süresince geçimimi sağladı” diye niteleyerek konuştu.

MAHKEMEDEN DURDURMA KARARI

Verilen aranın arkası sıra duruşma heyeti, sanık Yılmaz Naryaprağı’nın tutukluluk halinin devamına, suçun niteliğinin değişmesi ihtimaline karşı maznun Ramazan Naryaprağı’nın dahi tutuklanmasına, dosyadaki eksiklerin tamamlanarak duruşmanın ertelenmesine karar verdi.

‘BABAMI PLANLI ŞEKİLDE KATLETTİLER’

Duruşmanın ardından açıklama işleyen Veysel Kerpiç, babasının katillerinin ukubet almasının kendilerinin acısını bire bir nebze hafifleteceğini belirterek, “Bu olayı harbilik davası namına lanse ediyorlar ama öyle bir kapsam namevcut. Babamı planlı bir şekilde katlettiler” dedi.

Veysel Kerpiç’in avukatı Derviş Erol bile yargılamanın eskimemiş başladığını anlatarak, “Mahkemede ‘tasarlayarak öldürmek’ suçundan aynı müdrike yürütülüyor. Bugünkü oturum bakımından suçu ‘arkalama etme’ maddesinden çıkartılan sair tutuksuz sanığın suçu ‘iştirak’ adına değiştirildi ve tutuklandı. Bu ebat müvekkiller açısından de bereketli bire bir gelişme oldu. Mağdur Veysel Kerpiç babasını kaybetmişti, sanıklardan birinin daha tutuklanması yüreklere su serpti” diye konuştu.