Amasra’daki kurtarma kazılarında “tılsımlı damga damga” bulundu

Bartın’ın Amasra ilçesinde hesaplı Amastris Antik Kenti’ndeki istirdat kazılarında antik Mısırlılara ilişkin olduğu değerlendirilen amulet (tılsımlı nitelik damga) bulundu.

Milli Yetişek Bakanlığına 2014’te bağışlanan ve okul inşaatı için anne kazılarına başlanan alanda 2017’birlikte, Roma dönemine ilgili olduğu değerlendirilen ara sıra kalıntılara ulaşıldı. Bunun konusunda yapım çalışmaları durdurularak kayran dulda altına alındı.

Tarihi kalıntıların gün yüzüne çıkarılması üzere haziranda Amasra Müze Müdürlüğü başkanlığında ve Bartın Üniversitesinin bilimsel danışmanlığında başlatılan kurtarma kazıları sürerken, ünik (bir tane, eşi sıfır) bire bir buluntuyla karşılaşıldı.

Piramidal mühür ıstampa formundaki amulet, 2 santimetrekare ve piramit şeklinde 0,9 santim yüksekliğe cemaat. Amulette, zir uzanmış sağlıklı elde tutulan tığ ve iki kanat ile kod karakterleri kabil türlü işaretler bulunuyor.

“Bu mührün hangi anlamı taşıdığını araştıracağız”

Bartın Üniversitesi Gökçe Yazın Fakültesi Kazı Bilimi Bölümü Başkanı Doç. Dr. Fatma Bağdatlı Çam, gazetecilere, amuletin, milattan sonraları 2. yüzyıla tarihlenen ve mermerden nesir edilen tıpkı Roma yapısında ele geçirilen önceki ünik işaret olduğunu söyledi.

Amuletin, aya kısmı kare, peş kısmı piramidal formda ve obsidyen taşından yapılmış benzeri işaret olduğunu anlatan Çam, şu bilgileri paylaştı:

“Eserin taban kısmında, kürtaj çizgilerle betimlenmiş Akdarı dininden tanıdığımız Tanrı Bes’in betimlendiği bir figür düz aldığını görüyoruz. Eserin peş kısmındaysa demotik adına isimlendirilen bozuk Akdarı dinindeki harf karakterleriyle tılsımlı sözlerin kayran aldığını görüyoruz. Eserin üzerindeki kod karakterleri de mahsus bu külah ettiği sığınma anlamını belen etmekte. Tıpkısı nevi tılsımlı şuurluluk namına, döneminde benzeri kişinin üstünde taşıdığı, kötülüklerden, hastalıklardan tevakki etmek yahut ne anlamda sakınmak istiyorsa o anlamda üstünde taşıdığı ayrımsız şuurluluk olarak tanımlayabiliriz. Anadolu’da, kazılar sırasında Roma tabakasında bulunmuş yeknesak olduğunu söyleyebiliriz.”

Çam, eserin bulunmasının arkeologlar açısından şanlı ve heyecanlandıran bire bir gelişme olduğunu belirterek, “Bu mührün ne anlamı taşıdığını ve üzerinde haiz kişinin ayrımsız karabaş mi diyanet görevlisi mi olduğunu yahut aynı kişinin afiyet ve güvenlik üzere mı taşıdığını araştıracağız. Ihtimal dahi lejyonda (Roma askeri ilişki) memur benzeri askerin doğudaki görevi sırasında buraya getirip getirmediğini ortaya çıkaracağız.” diyerek konuştu.

Share: