İzmir Karaburun Belediye Başkanı İlkay Cerbezeli Erdoğan, Mordoğan Mahallesi’ndeki yer düzenlemesine ilişkin AKP Karaburun İlçe Başkanı Yokluk Avcı’nın şikayeti konusunda ‘görevini kötüye istimal ve resmi belgede sahtecilik’ suçlarından yargılandığı davada aklanma etti. Erdoğan, “Yargıyı kullanarak beni sindireceklerini sananlar, yanıldıklarını görecekler” dedi.

İzmir 17. Sakil Ukubet Mahkemesi’ndeki davada Karaburun Belediye Reisi İlkay Cerbezeli Erdoğan’ın birlikte uray çalışanları Sercan Posta Çiğdemoğlu, Mualla Misyon Çelik, Burçin Çelik ve Miğfer Kültürlü de aklanma etti.

İlkay Cerbezeli Erdoğan, aklanma kararı sonrasında yaptığı yazılı açıklamada, göreve geldiği 2019 yılının nisan ayından itibaren AKP İlçe Başkanı Gaybubet Avcı’nın kendisi hakkında stabil haddinden fazla şikayet dilekçesi verdiğini vurguladı. AKP’li Avcı’ya reaksiyon gösteren Komutan Erdoğan, “Şahsıma müteveccih toplumda zıt matlup görüntülemek amacı güden, divan toplantılarımıza üstelik katılmayan ve sedir üyesi arkadaşlarını boydak bırakan kaza başkanı, Karaburun’a ve ilçemizin geleceğine yönelik sunma aşağılık ayrımsız fikri ve söylemi olmadığı amacıyla yerli siyasa yapmayı adliye koridorlarında tebellür etmek sanıyor” dedi.

Başbuğ Erdoğan, Mordoğan’daki yer düzenlemesinde yanlışlıkla yapılan mahdut ayrımsız kusurun, argüman edilen suçun maddi ve manevi şartlarını oluşturmadığı bilinmesine karşın sorun konusu edildiğini, AKP İlçe Başkanı Avcı’nın esassız iddialarının İzmir Adliyesi üzerinde dahi yersiz bir angarya oluşturduğunu belirtti. Erdoğan, şu açıklamayı yaptı:

“Sabık üç senede kendisinin ve arkadaşlarının Karaburun’a müteveccih sunma süfli tıpkı proje fikrine şahit olmadık. Benimle ilişkin sonsuz yargıya şikayette mevcut olmak, taraftar basının Karaburun muhabirliğini yarmak ve meclisimizde alınan her karara ret oyu çevirmek dışında görevleri olmadığına kendilerini inandırmış durumdalar. Ego, mesleğim icabı ince yıllar o koridorlarda avukat kendisine dolaştım, deminden da belediye reisi olarak yargıya adisyon vermekten tek antlaşma korkmam. Adalete olan güvenimi bilcümle ifade ettim, ‘İzmir’da Hakimler var’ dedim. Yargıyı kullanarak beni sindireceklerini sananlar, yanıldıklarını görecekler. 4. Ağırbaşlı Ceza Mahkemesi’nde devam eden davanın bile beraatle sonuçlanacağını, hukukun arkasından dolaşılarak gündeme getirilen abidik gubidik suçlamalardan aklanacağıma inanıyorum.”