İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Terörle mücadelede sınırımızın ötesinde, sınırımızın içerisinde zaman 120’nin altına düştü, henüz aşağıya düştü bile onu sonradan söyleyeceğim, Türkiye’deki yıldırıcı sayısı. Tasalı oluyor birileri. Sebep böyle söylüyorsunuz? Münasebet anca söylüyorsunuz? Kadem atamıyorlar, adım.” dedi.
Bakan Aristokrat, Bilecik’in Osmaneli ilçesindeki Sakarya Salonu’nda planlı “DOĞRU Parti Kurum Akademisi Türkiye Yüzyılı Eğitim Programı”nda yaptığı konuşmada, Türkiye’yi geçmişten aldıkları tecrübelerle alelacayip tıpkı noktaya makul taşıdıklarını söyledi.
Türkiye’nin bir nice meseleyle eş zamanlı savaşım ortaya koyduğunu ve bunu başarıyla yaptığını vurgulayan Soylu, şöyle bitmeme etti:
“Türkiye terörle apansız tıpkısı noktadan tıpkı noktaya geldi. Sadece zaman mü geldi? Yararlı. Geçmişteki tecrübelerimiz oluştu. Yıllarca bize dediler kim aha ’20 yaşındaki evlatlarımızı askere gönderiyorsunuz. Eli henüz kullanılmamış silah tutmuş. Onu terörle mücadeleye gönderiyorsunuz. Terörle mücadele aç aynı iştir. Yapılması müstelzim buraya elan bereketli eğitilmiş, senelerce bu işleri yapmış, bu hareket üzere talimli, senelerce günlerce arazide durmayı bilici ve bir düzen bağı içerisinde terörle mücadeleyi yapabilecek kadroları var.’ Tayyip Erdoğan bunu yaptı. Bu konudaki heveskâr askerliği, heveskâr jandarmalığı, istekli kenar güvenliği… Bunu getirdi. Yüzdelik 90 bugün jandarmanın profesyonellik oranı. Türk Silahlı Kuvvetleri da tıpkı orana doğru aceleci tıpkı şekilde gitmektedir. Sahil Güvenlikte yüzde 100. Şayet bizim zaman bu konuda bir profesyonelleşmemiz kabak olsaydı yani 21’inci asrın esasen itibaren 20 yıldır bu anlayışı sürdürmemiş olsaydık, işin esasen itibaren meseleyi pinti tutmasaydık, meseleyi bol tahlil yazar, bol çözümleme edip, eksiklerimiz nelerdir, neler yapmamız gerekir gani bilmemiş olsaydık bugün bir belalarla, bir sıkıntılarla yüz yüze kalırdık. Bugün şayet insansız gelgel aracımız, silahlı insansız gelgel aracımız varsa bu politikanın sonucudur.”
Soylu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır’daki mitingini hatırlatarak, kendisinin dahi bire bir birçok dönüş geçmiş bu şehirde ve ilçelerinde ziyaretlerde bulunduğunu belirtti.
Bütün ilçeleri biricik biricik gezdiğini nâkil Soylu, şunları anlattı:
“Türkiye’nin bildirme çağcıl şehirlerinden biri oldu Diyarbakır. Eğer PKK’nın elinde kalsaydı, şayet teröre bulaşmış belediyelerinde kalsaydı hiçbir yatırım oraya gitmeyecek, her mülk yıldırı örgütüne dağa gidecek ve peşi sıra bize silah olarak, mermi adına kalın kafalı dönecekti. Allah’a hamdolsun. Doğu ve Güneydoğu’dahi bugün hoca var, hem de Batı’dan artık var. Hekim var, sayrılarevi var. Gelişigüzel ilde üniversite var. Hava Meydanı var. Mezralara kadar yollar var, asfaltlar var. Şu anda hemen Diyarbakır’üstelik 40 iri yatırımcı Tevhit Endüstri Sitesi’nde geçenek bekliyor. Sadece teröristi değil bire bir zamanda terörizmi oluşturan hep kaynakları üstelik kurutmaya yönelik aynı politikayı DOĞRU Tümen, Cumhur İttifakı, Türkiye’nin önüne hem bile 21’inci yüzyılın genişlik koca seçeneği namına ortaya koydu.”
“Değerlerimizi başkalaştıracak tıpkısı anlayışa raci siyaset oluşturmaya çalışıyorlar”
Soylu, yalnız teröristlerden kaynaklanan ayrımsız maliyetin söz konusu olmadığına değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Tıpkı zamanda kültürel terörizm var. Değerlerini unutturmaya çalışılan, dinini unutturmaya çalışılan, birliği unutturulmaya çalışılan, anne ağababa sevgisi ve aile bağlılığını unutturmaya çalışılan tıpkısı yıldırı örgütü propagandası, senelerce bizden ayırmaya… Tekmil Avrupa’nın politikası, umum Amerika’nın politikası böl-parçala-yönet, kimliğini değiştir ve başkalaştır. Motamot Türkiye’ye zaman uyguladıkları kabil. Ne olacak? LGBT getirecekler Türkiye’ye. Beni bağışlayın, erkeklerle rical evlenecek, kadınlarla kadınlar evlenecek. Parçalanmamış Kılıçdaroğlu’na bakarak ayrımsız yöntem. Yazıklar olsun. Bilcümle değerlerden yoksun. Bütün anlayışlardan mahrum. Avrupalının ve Batı’nın gönlüne gireceğim diye niteleyerek neredeyse bütün değerlerimizi başkalaştıracak bire bir anlayışa raci benzeri politika oluşturmaya çalışıyorlar. Büyükelçiler ne komut verirlerse, Batı’dan hangi talimatı alırlarsa, hamburger yerken onlara neler söyleniyorsa bittabi bunu Türkiye’üstelik örgütlemeye çalışıyorlar. Şayet terörden arındırılmak için kayyum belediyeler fariza almamış olsaydı… Bu üstelik tıpkısı siyasa namına Şarki ve Güneydoğu’nun ve Türkiye’nin huzuru için haddinden fazla eke benzeri süreç ortaya koydu. Zaman kayyum belediyelerle orada hem birlikte gayet sunturlu aynı şekilde hem şehirlerin imarı ve inşası gerçekleştirilmekte hem vatandaşların evine gidilmekte hem vatandaşların bakım ayağına götürülmektedir. Terörle mücadelede sınırımızın ötesinde, sınırımızın içerisinde zaman 120’nin altına düştü, elan aşağıya düştü birlikte onu bilahare söyleyeceğim, Türkiye’deki yıldırıcı sayısı. Erinçsiz oluyor birileri. Niçin hakeza söylüyorsunuz? Niçin öyle söylüyorsunuz? Kadem atamıyorlar, aşama.”
Bundan 5 sene evvel “Adım atamayacaklar, dağlarda gezemeyecekler” dediğinde kimilerinin dolma geçtiğine dikkati çeken Aristokrat, “Ki dalga geçiyordu? HDP’liler. Ki kolpo geçiyordu? PKK’lılar. Ne oldu demin? Aşama atamayacaklar. Çabucak burada değil, Irak’ın kuzeyinde de Suriye’dahi üstelik hep yıldırı bataklıklarını kurutmazsak namerdiz. Onlar Türkiye’yi tanımıyorlar. Onların bu milleti tanımıyorlar. Bugün Diyarbakır’dahi, Şırnak’ta, Batman’üstelik, Hakkari’dahi gecenin saat 12.00’sine, 01.00’ine, 02.00’sine kadar insanlar hayat içerisinde geziyorlar. Füru bundan sonra dağa gitmenin hayalini kurmuyorlar. Üniversiteye gitmenin, bu millete müfit olmanın ailesine, annesine, babasına enik olmanın hayalini kuruyorlar. Tayyip Erdoğan’ın de DÜRÜST Parti’nin üstelik zaman Cumhur İttifakı’nın dahi yaptığı budur. Siz, Türkiye ve Türkiye’yi yönetmediniz, Türkiye’ye devrim getirdiniz.” diye konuştu.
“HDP bile PKK bile İYİ Tümen dahi ayrımsız çizgiden yürüyüp gidiyor”
Cumhuriyet’in yeni yüzyılına girildiğini anımsatan Aristokrat, Türkiye’nin tehlikesiz, emin, sözüne emniyetli, etrafındaki coğrafyanın her bir ülkesinin özlük hesabına eminliğini almış ayrımsız mevki anlayışını yıllardan beri ortaya koyduğunu vurguladı.
Icra Vekili Aristokrat, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Siz ötekilerin birbirleriyle görünüşte dalaşmalarına bakmayın. Sanki? Meral Akşener ile Pervin Buldan birbirleriyle atışıyorlar. Bu neye analog biliyor musunuz? Neye benzediğini anlatayım. Bu bankaların uğrunda zaman zaman emekliler bir vakitler mahiye almaya giderlerdi. Elbette dolandırıcılar var orada. Birileriyle savaş edenler sanki… ‘Tantanacılar’ derler bunlara. Anca tantana yaparlar. Çekişme ederler. Yaşlılar, ‘Füru yapmayın’ dediği andan itibaren servet cepten masraf. Demincek bunların işi HDP ile İYİ Parti, Meral Akşener ile Pervin Buldan’ın işi ne biliyor musunuz? Görkem yazmak. Tantana yaparken ‘Acaba ne Ankara belediyesinden ve İstanbul belediyesinden ne ihaleleri cebimize indireceğiz?’ onun hesabını yapıyorlar. Başka tek hesapları namevcut. Buna inanın. Tek ihalede uğraş ettiklerini gördünüz mü? Hiç belediyedeki rantın paylaşımında cenk ettiklerini gördünüz mü? Tek belediyedeki müdürlüklerde, İstanbul’dahi, Ankara’da, özge yerlerde bu rantın paylaşımında, belediyelerdeki müdürlüklerde, yönetim kurulu üyeliklerinde herhangi bir çarpışma ettiklerini gördünüz mü? Yararlı. Zira sebep biliyor musunuz? Bunun bile benzeri sebebi var esasta. Sebebi şu patronları bir; Amerika. Amerika talimat veriyor, HDP üstelik PKK da İYİ Tümen bile aynı çizgiden yürüyüp gidiyor. Ağız Ağıza budur. On Paralık onların çizgisinden çıkamazlar zira ipleri elinde. İstedikleri devir çekerler. İstedikleri antlaşma gözdağı ederler. İstedikleri zaman içlerinden aynı herif çıkartıp gözdağı ettirirler. Hava olmuşlarla Türkiye’dahi siyasa yapılmaz. Türkiye’birlikte Tayyip Erdoğan kabil ipi cebinde gezenlerle yöntem yapılır. Bu ülkeye kendisini adayanlarla politika yapıyor. Bu devlet öyle gelişir, büyür, zenginleşir. Bu talih anca etrafındaki coğrafyaya zat değerlerini pekiştirir.”
“Sizin hırsızlığınıza ayn yuman alçaktır, namerttir”
Altyapısını zinde şekilde oluşturan ve yarına ümitle bakan bire bir Türkiye’nin var olduğunu anlatan Aristokrat, şunları tabir etti:
“Bunlar bütün bu arada gerçekleştirildi. Bunları bütün beraber yapıldı. Hangi olacak? Kılıçdaroğlu öyle mi? Üç koyunu güdemezler. Kaybeder, koyunu güderken hamburgerci bile bulamaz. Orada hamburgerci da gayrimümkün. Yıllarca böyle yaptılar. Yıllarca bühtan ettiler. Türk Silahlı Kuvvetleri birlikte bühtan… Sözde? Kimyevi silah kullandı. Jandarmaya, emniyete, bu ülkenin İçişleri Bakanına, Cumhurbaşkanına ‘Siz esrar ticareti yapıp akan açığınızı kapatıyorsunuz’ diye dünyanın arz yavaş iftirasını ortaya koydu. Yetmez. Adamlarına Yalova’da duruşma bastırttı. Arakçılık ika. Bilecik’te yaptılar. Yakaladılar mı? Sesleri çıkıyor mu? İyi evet istediğinizi yapacaksınız. Sizin hırsızlığınıza ayn yuman alçaktır, namerttir. Değme kalem pazarlığı yapacaksınız Bilecik’te. Seçkin tür herzeyi yiyeceksiniz. Temas makule haltı işleyeceksiniz. Sonradan birlikte ‘Bizim üzerimize geliyorsunuz’ diye bizi korkutacaksınız. Geçti o günler. Bu milletin bir tane kuruşunu size yedirmeyeceğiz, talan ettirmeyeceğiz. Deminden hangi yaptılar Yalova’üstelik? Eşkıya takımına murafaa bastırdılar. Hakimleri tehdit ettirdiler, savcıları gözdağı ettirdiler. Recep Tayyip Erdoğan’a haram konuldu? Mahkeme bastı mı? Rahmetli Erbakan, rahmetlik Demirel, Baykal, rahmetli Ecevit, hepsini Zincirbozan’a Hamzakoy’a götürdüler. Kim duruşma bastı? Değme nev haksızlıklarla karşı karşıya kaldılar ama harami takımına verilen talimatlar Türkiye’yi istikrarsızlaştırmak, Türkiye’yi itimatsız bire bir talih haline değirmek, herkese bühtan alaşağı etmek, herkese çamur atmak, ortalığı gölgelendirmek, ondan sonradan birlikte Amerika’nın, Avrupa’nın istediği kabil oyun kurmasını, burada istediğini yapabilmesini imkanlı hale getirebilmek, tezgahları bu. Ama bir şeyi adisyon edelim. Bunlar Tayyip Erdoğan’ı, şu imanlı kadroyu ve aziz milletimizi adisyon edemiyorlar.”
Nazır Aristokrat, Türkiye Yüzyılı’nın hedeflerin, değerlerin, istikrarın, Türkiye’nin etraftaki coğrafyadaki mağdurların ve mazlumların ahbapça halk uzattığı tıpkısı yüz sene olacağını belirtti.
Türkiye’de el olanı başaran bir teşkilatla gelişigüzel olduğunu dile getiren Soylu, şöyle dedi:
“Siz edisyon olanı başardınız. Bundan sonrası henüz abat. Çünkü yapabileceğinizi gösterdiniz. Zira bu millete kuşkusuz yapabileceğini gösterdiniz. Bu millete pekâlâ vesayetin yenileceğini, lacerem darbelerin aşınmış edileceğini, pekâlâ sarih ellerle F-16’ların korkutulacağını, nasıl Amerika’nın oyuncağı FETÖ’nün bu ülkede müteferrik edileceğini gösterdiniz. Yerel ve milli enerjimizi Türkiye Yüzyılı’nda yüzdelik 90’ların üzerine çıkaracağız. Hemen o değil. bir tane makine yaptık, çıldırdılar. Elli soy hile attılar. Bu Türkiye Yüzyılı’nda biz bile bizden sonraki çoluk çocuk kaç pasaj kamer örtüsüz makine yapacaklar, çıldıracaklar. Uçaklar yapacaklar. Dünyanın sunma gündeş gemilerini yapacaklar. Olur uzaydan bilcümle dünyaya bu işin lacerem yapıldığını gösterecekler. Etrafımızdaki coğrafyanın esenlik üssü olacağız… Hep bu arada bunları göreceğiz. Bilcümle bu arada gerçekleştireceğiz. Üretim üssü olacağız, değerler üssü olacağız. Bunları bilcümle bu arada yapacağız, hep beraber gerçekleştireceğiz. Siz Türkiye’nin ufkunu açtınız. Demin 2023 seçimlerinde bilcümle birlikte Türkiye’nin yarınına hayat dolu tıpkı şekilde hamle kovmak zamanıdır.”
Süleyman Soylu, 2023 seçimleri üzere Cumhur İttifakı’nda haddinden fazla nazik tıpkı hız ortaya koyacaklarını vurgulayarak, “Hepinizin huzurunda Sayın Dr. Cesamet Bahçeli Bey’e da teşekkürname geçmek istiyorum. Bizim ittifakımız tıpkı seçim ittifakı değildir. Kimesne kusurlu anlamasın. Tığ ayrımsız değerler, medeniyet ittifakıyız. Ertuğrul Gazi bize ne bırakmışsa biz onun savunucusu tıpkı ittifakız. Bize Hacı Bektaş ne bırakmışsa tığ onun savunucusu aynı ittifakız. Bugün onlar kabil büyükelçilerin masasında pişirilmiş aynı antant değiliz. Bu milletin hamurunun ittifakıyız tığ ve bu Cumhur İttifakı bu milletin ittifakıdır. Ahali birliğiyle inşallah bilcümle gelişigüzel bunu sağlayacağız. Iri Bağlanak Partisi’yle bilcümle beraber kucaklaşarak 2023’te Türkiye Yüzyılı’nın imzasını çıban imzasını atacağız.” diye konuştu.
Programa, AK Tümen Bilecik Saylav Düz Huluskâr, Osmaneli Belediye Reisi Münür Atmaca, DOĞRU Tümen İl Başkanı Serkan Sebep, ara sıra kaza uray başkanları ve partililer katıldı.
