DİYARBAKIR – Aristokrat: “İlk genel maksatlı helikopteri jandarmaya alacağız”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’da bambaşka tıpkısı madde yaptı. Tıpkısı devrim gerçekleştirdi. Feraset duvarlarını yıktı. ve bu insanların seçkin birine kendini ifade edebilme özgürlüğü verdi.” dedi.

Temaslarda gezmek için kentte mevcut Nazır Soylu, Silvan ilçesinde YANLIŞSIZ Öğür İlçe Başkanlığı önünde vatandaş ve partililerle tıpkısı araya geldi.

Soylu, burada yaptığı konuşmada, ferda Cumhur Reisi Recep Tayyip Erdoğan’ın seçme geldiğinde yaptığı üzere evire çevire hizmetlerle ve eserlerle Diyarbakır’ı buluşturacağını söyledi.

Güçleri yettiğince buradaki eksiksiz meselelere, kabinedeki bilcümle arkadaşları üzere ulaşmaya çalıştığını kaydeden Aristokrat, Şırnak’tan Edirne’ye, Kütahya’dan Diyarbakır’a kadar ellerini uzatmaya çalıştıklarını belirtti.

Çok edisyon süreçlerden geçtiklerini dile getiren Aristokrat, şöyle konuştu:

“Hepimiz bu süreçleri yaşadık ve gördük. Şurada kâin insanların bütünü gecenin bir saatinde hastaneye gittik, ertesi devir doktoru görebilir miyiz, acaba doktor var mı yok mu? İstanbul’da doğdum, büyüdüm. Hastanelere akşamın saat 9’undan sonraları battaniye ile gelirlerdi. Kapıda beklerlerdi, Türkiye’nin temas vasıtasıyla. Çabucak batıdan değil, Gün Doğusu’dan Güneydoğu’dan, Ölçülü Rum’dan dahi gelirlerdi. Tayyare bileti kabul etmek bu ülkede vakit kaybetmeden zenginlerin işiydi. Cenazeniz var. Arada Bir 48 saat otobüsle giderdiniz. Bu ülkede gecede yüzdelik 7 binlik faizler vardı. Biriktirirdin, kazanırdın, işini oluştururdun, kombinasyon sanayi sitesine başlardın aynı günde gecelik 7 binlik 8 binlik faizlerle maalesef kazandıklarının hepsini kaybederdin. İnsanlar ‘Ego dindarım.’ diyemezlerdi. Alelhusus 28 Şubat olmuştu. İnsanlar namazlarını bilinmedik bilinmedik kılmaya başlamışlardı. Yani bize şunu öğüt ederlerdi. Bizim istediğimiz kadar yaşayacaksınız. Dininiz, diyanetiniz, inancınız bizim istediğimiz kabil olacak.”

“Batıyla aramızdaki akıbet 300 yıllık makası kapatıyoruz”

İstanbul’birlikte büyüdüğü mahallede Gün Doğusu ve Güneydoğu’dan, Karadeniz’den, Balkanlardan, Bulgaristan’dan, Arnavutluk’tan, Yugoslavya’dan mevrut insanların bulunduğunu anlatan Aristokrat, “Doğu ve Güneydoğu’dan gelen arkadaşlarımızla oturduğumuz ahit şöyle anlatırlardı, ‘Ego Kürt’üm ama aheste benzeri eş değilim, yanlış anlama.’ Senelerce bunu alalamak zorunda kalırlardı.” diyerek konuştu.

Senelerce ticaret yaptığını, 20 binin üstünde müşterisinin bulunduğunu nâkil Aristokrat, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Çantamı alır dükkan dükkan dolaşırdım. Ne ahit Recep Tayyip Erdoğan iktidar oldu, müşterilerimden Alevi olanları o ant anladım. O antlaşma söyleyebildiler. Zaman Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’da vakit kaybetmeden site hastaneleri yapmadı, takkadak Diyarbakır’ı yandaki vilayetlerle iri yollarla buluşturmadı, sadece erinç getirmedi, takkadak ipek yolunu şark ve batıyı birleştirecek şekilde Avrasya Tüneliyle, Marmara Tüneliyle, Çanakkale Köprüsüyle, Osman Gazi Köprüsüyle, Çetince Melik Hak Köprüsüyle bir araya getirmedi, hemen Şarki ve Güneydoğu dahil kalkmak üzere 81 vilayette üniversitede gençlerimizi bir araya getirmedi. Bizim zamanımızda üniversiteye çekmek zordu. Hele buralarda meslek, sefer, akarsu, öğretmen, hekim yok. Elden bunları yapmadı. Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’birlikte başka tıpkı molekül yaptı. Aynı devrim gerçekleştirdi. Feraset duvarlarını yıktı. ve bu insanların değme birine kendini tabir edebilme özgürlüğü verdi. Kendi dilini, geçmişini, yarınlarını bilcümle beraber tıpkı tarafı tıpkı taraftan ayırmadan anlatabilme hassasiyeti verdi.”

Sabık hafta Diyarbakır’ın Bismil ilçesinde Kuran Kursu açılışı ve diploma töreninin olduğunu anımsatan Aristokrat, “Ülkenin İçişleri Bakanı yerine buradaki müderrislerle bu arada orada duruyordum. Bu ülkenin başbakanı Libya’ya gitti, orada tıpkısı çadırda karşılandı diye niteleyerek bunu perhiz meselesi haline getirdiler. Gazeteleriyle saldırdılar. Elbette gidebilirdi, lacerem ayrımsız çadırda durabilirdi, elbet bu ülkenin alimleriyle, müderrisleriyle alay malay başbakanlıkta beraber olurdu. Oh şimdi oluyoruz ne oluyor. Bunları muktedir olmak bu ülkede mahdut ayrımsız iş değildir.” ifadelerini kullandı.

Evvel akşam gecenin geç saatlerine büyüklüğünde insanların lacerem sokaklarda gezdiğini, Talih Firez Yolu Festivali’nin etkinliklerine pekâlâ katıldığını bütün bu arada gördüklerini anlatan Aristokrat, huzurun bozulmaması temennisinde bulundu.

Senelerce bu milletin doğusundaki, batısındaki, kuzeyindeki, güneyindeki herkesin çektiğini tabir eden Aristokrat, şöyle bitmeme etti:

“Herkese tıpkısı taraftan bir kertik atmaya çalıştılar yıllarca. Deminden güzeşte sene ihracatımız, yani Türkiye’nin dışarıya sattığı mülk 150 bilyon dolar, bu yıl 250 milyar dolar. Neden? Recep Tayyip Erdoğan bilcümle bunları dönüştürürken Türkiye’nin 20. yüzyılda kalık olan alt yapısını bile tamamladı. Şimdi tığ iddialı benzeri ulus haline geldik. Besin ve buğday krizi vardı, anca mi. Kim çözecek, ki Rusya ile Ukrayna arasına girecek de oradaki gıdanın, tahılın ve buğdayın Avrupa’ya ve dünyaya gelmesini sağlayacak? Ki bu konuda girişim atacak? Şayet Gezi olayları, 17-25 Mabeyin, 6-8 Ekim olayları, 15 Orak Ayı darbe girişimi başarılı olsaydı, bize istek verirlerdi. Recep Tayyip Erdoğan şişman tecrübesiyle mecmu 20, 21 yıldır memleketimizin altyapısını etkili bire bir şekilde oluşturduğu üzere. Onun amacıyla tıpış tıpış Recep Tayyip Erdoğan’a ve Türkiye’ye geldiler dediler ki; ‘Bu krizi çözer misin?’. Etkili, hayat dolu ve filhakika sonuç yıllarda görüyorsunuz, dünyada tıpkı çokça ülkenin, liderin, meselelerin çözümünde başvurduğu benzeri acun lideri haline geldi. Batıyla aramızdaki sonuç 300 yıllık makası kapatıyoruz.”

“Ati sulp kimlikleriyle, inançlarıyla sorgulanmasın”

“Şark’nun makus talihi vardı, hoşgörüsüz eksik bölge, terör örgütü bile bunu istismar kırat, ondan sonradan kuşkusuz olsa gelişmez. Bugün batıda hangi varsa doğuda o var, tek fark yok. Yolundan limanına, üniversitesinden mağazasına aksata merkezine büyüklüğünde, kadın kültür merkezlerinden iri statlarına, spor

tesislerine ve komplekslerine, afiyet tesislerine büyüklüğünde herhangi bir öz var.” ifadelerini kullanan Aristokrat, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın benzeri devrimi bile burada gerçekleştirdiğini bildirdi.

İçişleri Bakanı Aristokrat, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Amerika’ya, Avrupa’ya konu söylüyoruz. Eskiden fısır fısır konuşurduk, demincek yaptıkları haksızlıkları yüzlerine cebin söylüyoruz. Bu ayrımsız halk, budun, demokrasi ve Recep Tayyip Erdoğan devrimidir. ve bugüne kadar bu ortaya konulanları bilcümle beraber yaşadık ve gördük. Ben inanıyorum ki, bizden mevrut gençler, bizden sonraları gelenler, bizden elan bahtlı olacaklar, bu ülkeyi henüz etkili yönetecekler. Hastalık? Tığ hamuru akva bire bir milletiz. Mevlana’nın, İdrisi Bitlisi’nin, Selahattin Eyyubi’nin, Öğretmen Ahmed Yesevi’nin, Ahmedi Hani’nin, Veysel Karani’nin, Hacı Bayram’ın çocuklarıyız. Gelecek sulp kimlikleriyle, inançlarıyla sorgulanmasın. Bunu Türkiye’birlikte tagayyür etmek haddinden fazla macerasız tıpkı husus değildi. Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı bu milleti kişi aslı ve medeniyetiyle bu arada buluşturmak.”

“Erdoğan’ın liderliğiyle iri ayrımsız fırsatı ortaya koyacağız”

Bugün dünyada büyük soylu erki krizlerin olduğunu, Hollanda’da doğal gaz parasının serencam 5 ayda 200 avrodan bin avroya yükseldiğini nâkil Soylu, şöyle dedi:

“Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğiyle büyük tıpkı fırsatı ortaya koyacağız, göreceksiniz onlar patinaj yapacaklar, temas zamanki gibi. Geçmiş Avrupa Birliği’nin dal dozaj yöneticilerimizden biri diyor ki, ‘Üretimimizi Çin’e bıraktık, güvenliğimizi Amerika’ya, enerjimizi Rusya’ya, yenilgi haldeyiz.’ Bunu Avrupa söylüyor, bu akıllıca amma. Çin pandemiyle yüz yüze kalınca Avrupa tıkandı, üretemedi. Demin bu kışın böyle tir tir titreyecekler, hep bu arada göreceğiz. Alelhusus önümüzdeki kış henüz büyük tıpkısı sıkıntıyla yüz yüze kalacaklar. Onun için batıyı ilk defa böyle yakaladık. 300 yıllık makası ilk kez böyle cıvıl cıvıl benzeri şekilde kapatıyoruz, hem üstelik Recep Tayyip Erdoğan gibi dinç, güvenli, hakim ve dış dünyaya dal eğmeyen, büyükelçilerle ülkesinin pazarlığını yapmayan, milletinin ve Tanrı’ının uğrunda eğilen benzeri liderle bu arada bu fırsatı bütün bu arada yakalayalım.”

“İlk umumi kasıtlı helikopteri jandarmaya alacağız”

Elan sonradan Hazro ilçesine sabık Soylu, burada de bozuk Hazro Belediyesi bahçesinde vatandaşlarla buluştu. Soylu, burada yaptığı konuşmada birlikte Reisicumhur Erdoğan’ın selamlarını ve sevgilerini iletti.

Zaman Mutekit ülkelerde Libya, Lübnan, Yemen, Filistin, Suriye, İran, Irak, Afganistan ve Pakistan’ın kısık olduğunu bildiren Soylu, şunları kaydetti:

“Batı şen edecek kadem bacak üstüne atıp oturacak, Amerika tasrif kuracak, Irak’a demokratlık getirirken zaman Irak’ı karıştıracak, Suriye’dahi iç savaş çıkaracak, istediğini yapacak, Pakistan’ı istikrarsızlaştıracak tığ üstelik burada Rum yerine armut toplayacağız. Tayyip Erdoğan buna itiraz etti. Sorumluluklarımız var. Hem kendimizi dinç kılacağız hem bu bölgeyi dünyanın, bölgenin iktisadi üssü haline getireceğiz hem çocuklarımızı üniversiteye göndereceğiz hem geleceğe pir bire bir şekilde bakacağız. Tıpkı tek al çizgimiz var, yıldırı, müsamaha göstermeyiz. Onun üstüne herhangi bir husus başımızın gözümüzün üzerine. Çocuklarımıza bunları, sizin yaşadıklarınızı benzeri henüz yaşatmayalım. Bunları bilcümle beraber yaşadık, evden çıkarken sıkıntı çektiğimiz günleri, hoppadak Maşrık ve Güneydoğu’bile değil, Türkiye’nin seçkin eliyle acep hangi olacak diyerek zihnimizin beynimizin karıncalandığı günlerin ayrımsız elan gelmesini tek devir istemem. Cenabıhak huzurdan az etmesin inşallah. Bundan fena hâlde dua var mı?”

Nazır Soylu, “Şayet tığ güçsüz olsaydık dünya, günindi, Amerika kalkıp bile siz Rusya ile Ukrayna arasındaki gıda krizini çözer misin diye Türkiye’nin ve Recep Tayyip Erdoğan’ın ayağına gelmezdi. Eğer bizi benzeri fiske ile yıkabilselerdi, bize istek verirlerdi. Şurası şöyle yapın, bunu de böyle yapın. Biz kendi arabamızı üretemezdik. Bize sorumluluk koyarlardı. Elli parça filim üçkâğıt çevirirlerdi. O arabaları üretenlerin aklıyla oyun oynarlardı. Ama demincek zat yerli arabamızı üretiyoruz. Kendi insansız gelgel aracımızı üretiyoruz. Uçağımıza akıllıcasına aşama atıyoruz. yavaş yavaş hepsini gerçekleştiriyoruz. Kendi gemilerimizi yapıyoruz. beher adımı atabiliyoruz. Öz helikopterlerimizi yapıyoruz. İlk genel kasıtlı helikopteri jandarmaya alacağız. Bunu yapabilme kabiliyetine vasıl ayrımsız Türkiye tablosu ile karşı karşıyayız.” değerlendirmesinde bulundu.

Büyük aynı kazançlı akse zihayat Lübnan’a apotr olduklarını dile getiren Aristokrat, konuşmasını şöyle tamamladı:

“0-2 yaşındaki çocuklar benzin içemiyor. Lübnan heyeti geldiği antlaşma Sayın Cumhurbaşkanımız beni çağırdı, ‘Bunu çözün.’ dedi. Oraya 10 binlerce titrem gıda malzemesini gönderiyoruz, selamet gemileriyle. Pakistan’üstelik sel oldu, çekicilik yolu köprüsü, demir yolu köprüsü kurduk. Demin gemi köprüsü kuruyoruz. Afganistan’üstelik Amerika bırakıp kaçtı, insanlar orada pres durumdalar. Onlara havari oluyoruz. Arkadaşlarım Lübnan’a gittiler, oradan buraya söyledikleri saraka, ‘Denizin karşısında hayırlar ülkesi, denizin karşısında tıpkısı hayırlar milleti, denizin karşısında ayrımsız hayırlar lideri var’. Allah bizi hakeza pir tanımlamalarla bilcümle karşı karşıya bıraksın.”

Nazır Soylu’ya, YANLIŞSIZ Parti Diyarbakır Milletvekili Ebubekir Bal, AK Tümen MKYK üyesi Alaattin Bembeyaz ve SELIM Öğür Genel Tarz Eş Kolları MKYK üyesi Suna Kepoğlu Ataman dahi eşlik etti.

Share: