ANTALYA’nın Serik ilçesinde çarkıt eşi Gülbahar Güzeloğlu’nun (44) kaldığı evi basarak Remzi Kerpiç’i (51) öldüren Yılmayan Naryaprağı’nın (49) yargılandığı davada, Gülbahar Güzeloğlu tanık yerine anlatım verdi. Güzeloğlu, Yılmaz’la evlendiğim dönme sadece onunla evlenmedim. Onunla birlikte 4 kardeşi dahi vardı. Beni 5 kocaya verdiler. İlk evlendiğim günden itibaren bana saldırı ettiler. Tıpkı çocuğumun kimden olduğu muhtemelen değil diye niteleyerek öldürüp attılar dedi.
Serik’te sabık sene 17 Fasıla haset saat 00.30 sıralarında Yılmayan Naryaprağı, bozuk eşi Gülbahar Güzeloğlu’nun yaşadığı evi bastı. Gülbahar Güzeloğlu’nun birlikte yaşadığı Remzi Kerpiç’i tabancayla vurup öldüren Yılmaz Naryaprağı, sakat eşi ve oğlu Furkan’ı ise yaraladı. Olayın arkası sıra kaçan Yılmayan Naryaprağı, Denizli’bile yakalandı. Serik’e getirilen Yılmaz Naryaprağı tutuklanırken, fenomen sırasında yanında bulunduğu ve kendisine müzaheret ettiği öne sürülen oğlu Ramazan Naryaprağı ise adli kontrolle erkin kaldı.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜLK BOYU HAPİS İSTEMİ
Hazırlanan iddianamede, Yılmaz Naryaprağı’nın Serik’i ve sakat eşinin kaldığı evi bilmediği belirtilerek, eylemin kasten gerçekleştirilmiş olduğuna özen çekildi. İddianamede, Yılmayan Naryaprağı ile oğlu Ramazan’ın ifadelerinin çeliştiği vurgulandı. Ramazan Naryaprağı’nın babasına yardımda bulunduğu belirtilen iddianamede, seçkin iki şüphelinin da ‘tasarlayarak düşünülerek öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapisle cezalandırılması istendi. Anket sırasında sakat eşi ve ailesinin kendisini ölümle tehdit ettiği iddiası üzerine Gülbahar Güzeloğlu esirgeme altına alınarak adresi değiştirildi. İddianame 2’nci Ağırbaşlı Ukubet Mahkemesi aracılığıyla kabul edildi.
İLK MURAFAA YAPILDI
Davanın ilk duruşmasında vakfedilmiş maznun Yılmayan Naryaprağı salonda hazır bulunurken, tutuksuz sanık Ramazan Naryaprağı ise Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde SEGBİS eliyle katıldı. Adresi değiştirilen Gülbahar Güzeloğlu birlikte SEGBİS tarafından şehadet yaptı. Maznun Yılmayan Naryaprağı, 5 çocukları olan eşiyle anlaşmalı boşandıklarını, kendisinin İzmir’üstelik çalıştığını anlatarak, Esasta bizde metrukiyet yoktur. Kızım Yasemin’in burs alarak okuyabilmesi üzere eşimle anlaşmalı boşandık dedi. Olaydan geçmiş kızını mülakat için İzmir’den Alanya’ya geldiğini, bire bir şeb otelde kaldığını, kızıyla okulda olduğu üzere görüşemediğini anlatan Yılmayan Naryaprağı, o tam Alanya’bile olan oğlu Ramazan’ı arayarak, gezebilmek üzere kullandığı otomobili kendisine bırakmasını istediğini, daha sonraları tıpkı otomobille oğlunu Serik’te Gülbahar Güzeloğlu’nun kaldığı lüp yakınına bıraktığını aktardı.
‘GÜLBAHAR BALTAYLA BANA SALDIRDI’
Yılmayan Naryaprağı, Gülbahar Güzeloğlu’nun birlikte kalan oğlu Furkan’ı bile alıp Alanya’ya örtmek istediğini belirterek, Yaşadıkları evin önüne varınca seslendim, içeriden curcunalı gelmedi. Bap açıktı, ben üstelik derun girdim. İçeride Remzi ve Gülbahar vardı. Beni görünce Remzi odadan kaçtı, Gülbahar dahi baltayla bana saldırdı. Remzi elinde tabancayla gelerek beni öldürmeye çalıştı ancak tabancası keskin almadı. Bunun üzerine ego yanımda mevcut tabancayla korkutmak üzere yere doğru biberli ettim. Bu tam Remzi beni yumrukladı ve kapıya akilane götürürken yere düştü. Gülbahar ise elindeki baltayla bana saldırmaya devam etti. Ben baltayı almaya çalışırken kafasına denk geldi diyerek konuştu.
Olay çabucak Furkan’ın çekyatta uyuduğu, açılan üzücü sırasında yerden seken mermilerin kolu ve çenesine çıkacak ettiği öğrenildi.
Mahkeme başkanının Sen Gülbahar’ın Remzi ile yaşadığını bilmiyor muydun sorusu üstüne maznun Yılmaz Naryaprağı, Remzi’yle aram iyiydi, yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi. Abi- ahi gibiydik. Gülbahar ve Remzi’nin ayrımsız evde yaşadıklarını bilmiyordum dedi.
‘NAMUSUNUZU TEMİZLEYİN, DİYE KIŞKIRTILDILAR’
Duruşmada bayram verilen Remzi Kerpiç’in oğlu Veysel Kerpiç, maznun Yılmaz Naryaprağı’nın 7-8 yıl ilk kumarda çok dünyalık kaybettiğini anlatarak, Eşini Adıyamanlılara çirkef borçları üzere satıyordu. Babamdan arkalama istemiş. Bunun üzerine babam, Yılmayan’dan Gülbahar’ı satın aldı. Ramazan’ın bindiği makine üstelik annesinin başlık parası yerine verilen tıpkı arabaydı dedi. Cinayetten 10 aktarılma evvel Yılmayan ve Ramazan’ın, Siverek’e geldiklerini anlatan Veysel Kerpiç, Bu kıya üzere büyükleri aracılığıyla ‘Bizi bu duruma düşürdünüz, namusunuzu temizleyin’ diyerek kışkırtıldılar. Antrparantez sopa yediklerini duydum. Ramazan ara sıra Serik’e geliyordu. Bu cinayeti birlikte planlayarak ve eş büyüklerinin zorlaması üzerine işlemişlerdir diye konuştu.
‘İLK EVLENDİĞİM GÜNDEN İTİBAREN BANA SALDIRI ETTİLER’
Duruşmada şahit adına dinlenen Gülbahar Güzeloğlu bile Ego Yılmayan’la evlendiğim aktarılma esasta hoppadak onunla evlenmedim. 4 şerha kaynım vardı, 5 kişiyle evlendim. İlk evlendiğim günden itibaren bana hücum ettiler. Aynı çocuğumun kimden olduğu belli değil diyerek öldürüp attılar dedi. Yılmayan Naryaprağı’nın daim eğlenti oynadığını anlatan Gülbahar Güzeloğlu, Ego Remzi’yi tanımıyordum. Yılmayan çirkef oynadığı için beni satıyordu. Remzi bana erbap artık. 11 sene boyunca geçimimi sağladı diye niteleyerek konuştu.
MAHKEMEDEN TUTUKLAMA KARARI
Verilen aranın peşi sıra murafaa heyeti, sanık Yılmayan Naryaprağı’nın alıkonulma halinin devamına, suçun niteliğinin değişmesi ihtimaline karşı sanık Ramazan Naryaprağı’nın üstelik tutuklanmasına, dosyadaki eksiklerin tamamlanarak duruşmanın ertelenmesine değişmeyen verdi.
‘BABAMI PLANLI ŞEKİLDE KATLETTİLER’
Duruşmanın peşi sıra açıklama eden Veysel Kerpiç, babasının katillerinin ceza almasının kendilerinin acısını ayrımsız nebze hafifleteceğini belirterek, Bu olayı namus davası adına önceleme ediyorlar amma öyle ayrımsız uzanım namevcut. Babamı planlı tıpkı şekilde katlettiler dedi.
Veysel Kerpiç’in avukatı Derviş Erol bile yargılamanın yıpranmamış başladığını anlatarak, Mahkemede ‘taammüden öldürmek’ suçundan ayrımsız yargılama yürütülüyor. Bugünkü celse bakımından suçu ‘arkalama etme’ maddesinden çıkartılan farklı tutuksuz sanığın suçu ‘iştirak’ yerine değiştirildi ve tutuklandı. Bu durum müvekkiller açısından de ferah bir evolüsyon oldu. Mağdur Veysel Kerpiç babasını kaybetmişti, sanıklardan birinin elan tutuklanması yüreklere akarsu serpti diyerek konuştu.
