43. Ulusal Radyoloji Kongresi Antalya’da düzenlendi

Türk Radyoloji Derneğinin (TÜRKRAD), “43. Ulusal Işın Bilimi Kongresi-TÜRKRAD 2022” Antalya’üstelik düzenlendi.

Belek’teki tıpkı otelde beş periyot süren kongrede, radyolojinin değme zir dalını içeren oturumların yanında görüntülemedeki yıpranmamış teknolojilere ilgilendiren sunumlar yapıldı. Kongrede, öz alanlarında deneyimli çok sayıda eksper, konuşma, siyasal ve namzet sunumlarda güncel durumu ve gelecekteki uygulamaları paylaştı.

Kongrenin kapanışında düzenlenen matbuat toplantısında mütekellim TÜRKRAD Başkanı Prof. Dr. Fert Çevikol, günümüz tıbbında hastaların makul teşhis ve tedavileri için radyolojik görüntüleme yöntemlerinin zorunluluk haline geldiğini söyledi.

Radyolojik yöntemlerin doğru kullanılmasının, dünya standartlarındaki kalitede tetkik yapılması ve hastaların doğru tedaviye ulaşması üzere nazik öneme erbap olduğunun altını çizen Çevikol, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Radyolojik sondaj sayısının faziletli olması dışında dünya geneline baktığımızda, insan başına sakıt daha beş altı radyoloğa sahibiz. Tetkik kalitesini icat etmek ve afiyet hizmetini görüntüleme anlamında faziletkâr standartta arz etmek için henüz aşkın çaba gider etmemiz gerektiğini işın bilimi hekimleri dahi biliyor. Bu açıdan baktığımızda, ülkemizin şu an üzere mebzul olgun, kalifiye radyoloji uzmanlarına ihtiyacı olduğu bulutsuz. Yöneticilerimizden, kalifiye, kuvvetli uzmanların yetişmesi amacıyla aşamalı ve planlı olarak eksperlik öğrencileri sayısının artırılmasını bekliyoruz.”

Prof. Dr. Can Çevikol, derneğin Türkiye genelinde aktif müteharrik 5 bin 200 üyesi olduğunu, vakit kaybetmeden bu yıl işın bilimi camiasına kısaca 1400 eksperlik öğrencisinin katıldığını dile getirdi. Derneğin sunma koskocaman görevinin, bu öğrencilerin akla yatkın şekilde eğitilebilmelerini ve kalifiye adına sahaya çıkıp hizmet etmelerini sağlamak olduğunu vurgulayan Çevikol, bu nedenle sempozyum, çevrim içi kaynaklar, dijital platformlar ve eğitim bilimi faaliyetleriyle bunu sürdürmeye çalıştıklarını anlattı.

“Tıbbın birlik ast bilimlerinde görüntüleme artık vazgeçilmez tıpkı tanı basamağı”

TÜRKRAD Genel Sekreteri Prof. Dr. İhsan Çiy Örgüç, tıbbın “gören gözü” kendisine tanımlanan radyolojinin asıl görüntüleme aracı x ışınlarının, yıllar içinde konvansiyonel röntgen filmlerinden bilgisayarlı tomografi, anjiografi ve mamografi kadar dijital teknolojileri, ultrason ve mıknatısi rezonans görüntüleme üzere ayrı ayrı yöntemleri kapsayacak şekilde çeşitlendiğini söyledi.

Bunların tıbbın tekmil dallarında yaygınlaştığını ifade fail Örgüç, görüntüleme yöntemlerinin teşhis ve tedavinin beraberinde hastalıkların araz vermeden evvel ortaya konması üzere de kullanıldığını aktardı. Örgüç, radyologlar olarak ülke bazında Esenlik Bakanlığının düzenlediği doğumsal duraç çıkığı, meme kanseri tarama programlarında bile görev aldıklarını anlattı.

Tıbbın tam alt bilimlerinde görüntülemenin bundan sonra elzem tıpkı tanı basamağı olduğunun altını çizen Prof. Dr. Örgüç, seçkin branşta olan gelişmeleri radyologların uygun izleme etmesi ve bu hikmet birikimini kendi uygulamalarına yansıtması gerektiğini belirtti.

Bugünün tıbbında tam işın bilimi hizmetinin alınmasının, radyoloji uzmanlarının bu bilimsel bilgelik ve yeniliklere zorlamasız ulaşmalarıyla olabilir olduğunu belirten Örgüç, bunun için derneğin önde mevrut amaçlarından birinin uzmanlık öğrencilerinin çekirdek müfredata akıllıca eğitime ulaşmalarını ve bitirme sonrasında eğitim bilimi programlarıyla da güncel kalmalarını sağlamak olduğunu dile getirdi.

“Artan mektepli sayısı eğitimi olumsuz etkileyebilir diyerek endişe taşıyoruz”

Örgüç, ehliyet kurulunun bile seçme eksperlik öğrencisinin ehliyet belgesi alması ve değme eğitim kurumunun akredite olmasını hedeflediğini aktararak, şöyle bitmeme etti:

“Icap darülfünun gerekse eğitim araştırı hastanelerinde son dönemde hesapsızca ve orantısız eksperlik öğrencisi alımı oldu. Bundan sunu balaban nasibi bile radyoloji uzmanlık dalı aldı. İlk TUS sınavı sonrasında kestirmece yüzde 550 üzere kontenjan artışı olmuştu. İkinci TUS’la bu arada ortalamada tıpkısı esbak yıla bakarak 4 hatim küsurat eksperlik öğrencisi kadrosu ile yüz yüze geldik. Bu öğrencisi sayısı eğitimi kontra etkileyebilir diyerek endişe taşıyoruz. Seçme sabık dolaşma mütezayit hizmet yükü altında küsurat meslektaşlarımız, eğitim-hizmet dengesini kurmakta her an zorlanıyor ve yıpranıyorlar.”

Örgüç, teknolojiye tabi ve erdemli yatırım maliyetleri olan işın bilimi bölümlerinin, sağlık sisteminde dünyadaki genişlik sıkıntılı ferasetsiz ödeme politikaları nedeniyle ayakta durmakta zorlandığını belirterek, “Bırakın ferdî etkin hekimlerimizi, kamu kurumları de artan görüntüleme talebine cevap verecek cihazları sağlayamamakta ve bakım alımı uygulamasına sınırlı kalmaktadır.” ifadesini kullandı.

Kongrenin Ilmî Kurul Başkanı Prof. Dr. Can Galebe Karaman da bu yıl 1209 kişinin katılımıyla gerçekleşen kongredeki ana konunun “ihtiyarlama ve dejeneratif süreçler”, taraf konunun ise “organ aktarımı” kendisine belirlendiğini söyledi. Karaman, kongrenin bir numara ve ikinci günlerinde 11 kurs düzenlediklerini, işlik çalışmalarında bile konunun uzmanlarıyla terbiye almak isteyenleri karşı karşıya getirdiklerini anlatım etti.

“Şikayetlerinizi ertelemeyin. Tarama ve kontrollerinizi eskiden yaptırın”

Konuşmaların peşi sıra topluluk üyeleri basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kovid-19 salgınının işın bilimi alanına etkilerine ilişik mevrut soru üstüne Örgüç, “Ben bicik kanseri ve taramasıyla bile ilgilendiğim için gördüğüm Kovid-19 öncesine göre mevrut meme başı kanseri hastalarının kitleleri henüz balaban, daha encam evrede ve tedavi edilmesi daha tahakküm aşamada. Bu dahi bizim için Kovid’in sonrasında oluşturduğu kontra yönlerden biri. Lütfen şikayetlerinizi ertelemeyin. Tarama ve kontrollerinizi zamanında yaptırın.” uyarısında bulundu.

Share: