Sanchez’in BM’deki Günindi Kumluk vurgusu Cezayir-İspanya ilişkilerindeki gerginliği giderecek mi?

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’in Mürekkep Milletler (BM) Genel Kurulunda Gün Batısı Kumluk sorununun çözümünde Fas’ın muhtariyet girişimi adına BM kararlarına destek verdiğini açıklaması Cezayir-İspanya ilişkilerinde yaşanan gerginliğin yumuşaması ihtimalini doğurdu.

Garp Beyaban, Afrika’nın Atlas Okyanusu kıyısında tahminî 600 bin nüfusa topluluk bire bir kesim. 19. yüzyılda İspanya marifetiyle sömürgeleştirilen bölgenin yüzdelik 85’i 1975’ten beri Fas’ın kontrolü altında.

Sakiyet’ul Hamra ve Düzlük ez-Zeheb adlı iki temel bölgeden oluşan Batı Sahra uzun yıllardır Fas-Cezayir-İspanya üçgeninde çözülemeyen tıpkısı soruna dönüşmüş durumda.

Kendini Mağrip Kumluk’nın “halas hareketi” adına tanıtan Polisario Cephesi üstelik Gün Batısı Badiye sorunu çerçevesinde şekillenen üçgenin merkezinde saha alan “ayrılıkçı” bire bir akım adına öne çıkıyor.

Fas, Polisario Cephesi vasıtasıyla 1976’bile bağımsızlığı ilan edilen çarkıt İspanyol sömürgesi Garp Badiye sorununun çözümü amacıyla 2007’dahi “genişletilmiş özerklik” önerirken, Cezayir aracılığıyla desteklenen Polisario bu bölgenin kaderinin tayini amacıyla referanduma gidilmesi talebinde bulunuyor.

Cezayir’in kişi kaderini nasıp hakkını desteklemesi ve Fas’ın Günindi Çöl amacıyla özerklik önermesi dolayısıyla iki talih arasındaki bağlar yıllardır bozuk. Cezayir, Ağustos 2021’da da Fas ile diplomatik ilişkilerini kesmişti.

İspanya’nın tavrı iki ülkeyle ilişkilerini etkiliyor

İspanya’nın meselenin çözümüne ilişkin takındığı tekebbür birlikte iki ülkeyle ilişkilerinde etken oluyor.

Batı Badiye sorunu nedeniyle Fas hükümetiyle aylarca süren diplomatik krizi tashih etmek amacıyla mart ayında harekete sabık İspanya, bu yönde attığı adımlarla bu defa Cezayir’le arasını açtı.

Başbakan Sanchez, Fas Kralı 6. Muhammed’e gönderdiği mektupta, Mağrip Kumluk sorununda Fas’ın ortaya attığı muhtariyet planını desteklediğini açıkladı. Sanchez, 7 Nisan’de dahi Rabat’a anbean ikili ilişkilerin normalleşme sürecine girmesini sağlayan ikili anlaşmalara imza attı.

Madrid’in bu diplomatik atağı, o zamana büyüklüğünde İspanya’nın genişlik şişman erke tedarikçisi olan Cezayir’i öfkelendirdi. Cezayir haziranda İspanya ile 20 yıllık ülfet anlaşmasını askıya aldı ve ticareti kısıtladı. Yaşanan gerginlik sonucu İspanya’nın Cezayir’den yaptığı enerji ithalatı bu sene yüzdelik 40 düştü.

İspanya Başbakanı Sanchez’in akıbet yerine BM 77. Genel Kurulunda Günindi Badiye sorununda “karşılıklı namına kabul edilebilir aynı siyasi çözümü” desteklediğini ve BM kararlarına sınırlı olduğunu rapor etmesi, Cezayir makamlarında olumlu ayrımsız albeni oluştururken, iki talih ortada gerginliği sonlandırıp sonlandıramayacağı sorusunu akıllara getirdi.

AA muhabiri, söz konusu diplomatik değiş ve atakların İspanya-Cezayir ilişkilerine elbette yansıyacağını konunun uzmanlarına sordu.

“İspanya tarihsel sorumluluğundan kaçmıştır”

Cezayir Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Arac, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Cezayir’in komşularıyla ilişkilerinde takı ve ongun komşuluk esasına dair kurum ve arsıulusal hukuka tevakki etmek ilkelerini temel aldığını belirterek, “İspanya’nın Batı Beyaban üstüne Fas’ın tutumunu destekleme hatası, aslında bu bölgeye dayalı tarihi ve aktöresel sorumluluğundan bire bir kaçıştır. Bu büyüklenme antrparantez BM eliyle adaletli ayrımsız sav olarak görülen sömürgenin sonlandırılması ilkesini ihlaldir.” dedi.

Cezayir’in bazen havza ülkeleriyle ilişkilerinde gerginlikler yaşanmasının nedeni namına bu ülkelerin sorumluklarını adına getirmemesini ve lehçe güvenlik ve kalkınmaya dayalı bağlılıklarını ihlal etmesini gösteren Arac, Cezayir’in bereketli komşuluk ilişkilerini önemsediğini ve diplomatik manevralarında ortaklarını çeşitlendirme esasına bağlı olduğunu söyledi.

Arac, “Sanchez’in İspanya’nın Batı Sahra sorununa ilgili tarihî tavrına muhalif hareket ederek Fas’ın girişimini desteklemesi Fas’ın bırakışma anlaşmasını ihlal etmesiyle sorunu daha bile çözülemez ayrımsız noktaya getirmiştir.” ifadelerini kullandı.

Sanchez’i bu noktaya getiren sebebin Fas’ın ağır aksak muhacir kartını kullanması olduğunu savunan Arac, “Tıpkı günde binlerce kesintili göçmenin Septe (Ceuta) ve Melilla kentleri üzerinden İspanya’ya akış etmesi ve Kovid-19 salgınıyla meydana gelen soylu erki mesail, Sanchez’i Batı Badiye üstüne değişime gitmeye sevk etti.” dedi.

Sanchez’in BM Genel Kurulunda yaptığı konuşmayla “Gün Batısı Sahra sorununa dair işlediği hatayı düzeltmeye çalıştığını” ve BM’yi Afrika’daki serencam koloni sorununun çözümünde etkili çalım oynamaya çağırdığını aktaran Arac, şöyle devam etti:

“Avrupa Birliği’nden (DENIZ) mevrut finansal bindi ile yükü hafifleyen Sanchez, Fas’ın rivayetine bindi noktasında kavrayışsız etap attı. Tabii DENIZ dahi Gün Batısı Badiye sorununa dayalı duruşunun kesin olduğunu ve BM’nin kararlarına sınırlı olduğunu teslim etti. İşte cemi bu gelişmeler, İspanya Başbakanı’nı daha ilk anlatım ettiklerinden anlayışsız deveran noktasında cesaretlendirmiştir.”

Cezayir-İspanya ilişkilerinde bakir teşrikimesai ufukta

Arac, İspanya Başbakanı’nın BM’deki konuşmasıyla iki ülke ilişkilerinde bire bir salah olabileceğini belirterek, “Öyle görünüyor kim Sanchez’in bu konuşmasının arkası sıra Cezayir, İspanya ile ilişik aldığı kararları baştan gözden geçirecektir. Bu çerçevede Cezayir-İspanya ilişkilerinde kullanılmamış benzeri hisse senedi birliğine gidilebilir.” dedi.

Cezayir’in İspanya’ya ilgili tavrının Madrid’in tarihi sorumluluğundan vazgeçmesi konusunda geldiğini vurgulayan Arac, “Cezayir’in, İspanya’ya koştuğu Garp Sahra’ya ilgilendiren eski tavrına ve tarihi sorumluluğunu üstlenmeye ansız dolaşım şartı, bölgede istikrarı ve güvenliği sağlayacaktır. İşte bunun arkası sıra bölgesel kalkınmaya dayalı işbirliği fırsatları konuşulabilir.” değerlendirmesinde bulundu.

Sanchez’in ifadeleri İspanya’nın hatasını düzeltmesinin başlangıcı

Media Yahya Faris Üniversitesi Siyasa Bilimi Anabilim Dalı Akademisyen Bilgili Bugrara ise AA muhabirine yaptığı açıklamada, AB Dışişleri ve Güvenlik Politikası Faziletkâr Temsilcisi Josep Borrell’in, İspanya karışma SUTAŞ’nin tavrının BM ve uluslararası meşruiyetin Batı Sahra sorununun çözümüne dayalı kararlarına ilişkin olduğu şeklindeki söylemini hatırlattı.

Bu noktada Sanchez’le hatasını bilvasıta üstelik olsa düzeltmesi konusunda muhtelif görüşmeler mamul olabileceğini belirten Bugrara, “(BM Umumi Kurulundaki) Bu konuşma, İspanya’nın tarihi ve sağtöresel adına sorumlusu olduğu Batı Beyaban sorununa cebin işlemiş olduğu nazik hatayı tashih sürecinin başlangıcı sayılabilir.” dedi.

Sanchez’in bu kullanılmamış adımıyla 2023’te yapılacak genel intihabat öncesi taşkın sağın yükselişine cebin Cezayir ile yaşadığı krizi sonlandırarak toplumun desteğini almaya çalıştığına dikkati çekici Bugrara, “Cezayir’in İspanya’dan tıpkısı beklentisi namevcut, yaşanan krizin sebebi kendileridir. Nedeniyle uluslararası münasebat, uzlaşmazlıklara yol açan tam nedenlerin ortadan kaldırılmasını gerektiriyor, böylelikle ilişkilerin normalleştirilmesini beraberinde getiriyor.” ifadelerini kullandı.

Dostluk ve gür komşuluk anlaşmasının baştan devreye girmesinin İspanya’nın tutumuna merbut olduğunu tamlayan Bugrara, Cezayir’in hangi istediğine dayalı ise şunları söyledi:

“Haddizatında Cezayir, BM düzeyinde tıpkı türel dosyası bulunan Garp Beyaban sorunun çözümünde arsıulusal hukukun devreye girmesini ve Fas ile Polisario’nun Mağrip Kumluk’nın öz kaderini atama etmesine ilgilendiren 1991’üstelik varılan mutabakatın uygulanmasını istiyor. Cezayir, bu sorunun tıpkısı tarafı olmadığını belirterek, Fas’ın rivayetine alet olmayı reddediyor. Cezayir’in bu noktadaki duruşu önemlidir ve öz kaderlerini atama etmesi noktasında Batı Sahralıların Fas’a bağlanmayı seçmesi halinde bile söz konusu halkın kararına imtina etmek duyacağını ifade ediyor. Cezayir dış politikasında daim uluslararası sözleşmelere ilişkin kalmıştır ve Dışişleri Bakanı Ramtan Lamamra sonuç BM konuşmasında bile bu duruşunu yinelemiştir.”

Share: