MİLLİ EL PARTİSİ GENEL BAŞKANI ÇAYIR: AFET VE SARSINTI BAKANLIĞI KAYIT

Milli Nöbet Partisi Umumi Başkanı Remzi Çayır, Kahramanmaraş merkezli iki depremin peşi sıra İstanbul’de basın toplantısı gerçekleştirdi. Çayır, ‘STK’ların ilişik kurumların, farklı çalım ve bakanlıkta kâin kontrol kurtarma ekiplerinin, AFAD Genel Müdürlüğü’nün ve Kızılay’ın bile dahil olduğu Kıyamet ve Sarsıntı Bakanlığı Türkiye için şarttır’ dedi.

Milli El Partisi Umumi Başkanı Remzi Çayır, Kahramanmaraş merkezli depremlerin arkası sıra beklenen İstanbul depremi ile ilgilendiren açıklamalarda bulundu. Çayır, hareket öncesi yapılması müstelzim hazırlıklar ve alınması gereken önlemlerle ilgilendiren çağrıda bulundu.

‘İSTANBUL’U VURAN BİR YER SARSINTISI TÜRKİYE’NİN 50, 100 YIL GERİYE GİTMESİNE SEFER AÇAR’

Remzi Çayır, ‘Sarsıntı İstanbul’u yıkmadan evvel bilinçli bire bir şekilde bu basın toplantısını İstanbul’bile düzenlemek istedik. İstanbul’u zelzele vurmadan evvel bilcümle alay malay gerekli şekilde hareket edemezsek üstünlük hangi zaman oluşacağı mahsus sıfır depreme geçer akçe. Kontrollü tıpkısı şekilde depremin gitgide yıkacağı şeyleri, demin tığ çekim ve izlence dahilinde yıkar İstanbul’u buna akıllıca ayrımsız ağıl getirirsek Türkiye nefes alır ve geleceğimizden sakıncasız benzeri şekilde yürürüz. aksi takdirde İstanbul’u vuran bir yer sarsıntısı Türkiye’nin 50, 100 yıl geriye gitmesine posta dil. Bu kavim kendisine hepimizi yaralar ve diz çöktürür. O yüzden daha ahit varken, hareket İstanbul’u vurmadan geçmiş kudret ve belediyeler alay malay oturun; depreme narin yapıları değiştirin ve ayrımsız dakika önce İstanbul’u kurtarın. STK’ların ilgilendiren kurumlarının, değişik çekicilik ve bakanlıkta mevcut arama kurtarma ekiplerinin, AFAD Umumi Müdürlüğü’nün ve Kızılay’ın da dahil olduğu aynı Facia ve Sarsıntı Bakanlığı Türkiye için şarttır’ şeklinde konuştu.

‘ACININ MUTEDIL YERİNDEYDİK; YAKLAŞIK 40 YAKINIMI KAYBETMİŞİM’

Kendisinin de Kahramanmaraşlı olduğunu belirten Remzi Çayır, yer sarsıntısı bölgesine gittiklerini belirterek konuyla ait gözlemlerini şöyle aktardı:

‘Alandaydık, 1’nci çağ iktidarın organizasyonunu görmedik, 2’nci ahit her eş güdüm birlikte görmedik. Taharri-kurtarma çalışmaları, yardımlar evet de depresyon altından herif çıkarma kadar tıpkısı cümbüş gördük mü’ Yararlı. Yurttaş, öz imkanıyla kepçesini buldu, inşaattan anlayan birileri varsa çağırdı. feryat figan arkalama dilek etti. İnsanlar kendi imkanlarıyla kişi çocuklarını ve yakınlarını enkazdan çıkartmaya çalıştı. 2,5 gün bilcümle böyleydi. 2,5 günden sonradan yine milletimiz kepçe, halaskâr, kadro yolladı. İşin gerçeği bu. Gerçekleri haykırdığımızda siyaseten kendimize ne elde edeceğiz? Ayrımsız hakikatin tanıklığını yaptık, acının mutedil yerindeydik; tahminî 40 yakınımı kaybetmişim ve dönüp ‘bundan sonraları insanlar ölmesin’ diyorum. Bu şekilde vurdumduymazlıkla, öngörüsüzlükle, tek tedarik almadan bitmeme edersek birçok insanımız ölür. Ölmesin diyoruz; ‘Hadi sende oradan, bu neyin nesi’ deniliyor. Derdin hangi senin, milleti kandırıp korkutacak mısın? Kusura iaşe, korkacak insanlardan değiliz, kazmayı hatalı yere vuruyorsun. Önce mesul mevkiinde gibi sorumlu davran. 40 bin, 50 bin can hayatını kaybetmiş, sen tek molekül olmamış gibi elini kolunu sallayıp ‘burası şark toplumları, olur’ masallarıyla milleti kandırıp oyala. Değme 5-10 senede aynı deprem bize vuruyor. Tılsım, tedbir, gelecek, evleri buna bakarak beğenmek, traksiyon ve izlence yok. Bu zihniyetlerin hür anlamda değişmesi gerekiyor.?

Share: