Hırvatistan Cumhurbaşkanı Zoran Milanovic, Bosna Hersek’te 1995’te yaşanan Srebrenitsa soykırımının peşi sıra bu öğün Srebrenitsa annelerini gaye alarak kötü söylemlerde bulundu.
Henüz geçmiş Srebrenitsa soykırımını inkar fail açıklamalarda kâin Milanovic, Srebrenitsa annelerinin, Konfedere Milletlere (BM) Hırvat askerlerinin Bosna Hersek’teki Avrupa Birliği Barış Gücü Misyonuna (EUFOR) katılmasına engel olunmasına ilgili gönderdikleri mektuba reaksiyon gösterdi.
Milanovic, Srebrenitsa Anneleri Derneği’nin “benbenci” ayrımsız yapı olduğunu düşündüğünü belirterek “Bundan Sonra onlar yaşları kemale ermiş kadınlar. O zamanlar asıl olan ve oğulları er olan kadınlar demin yaşlandı. Umuyorum kim mağrur tavırlarını Saraybosna’daki oyunlara aygıt etmediler.” diyerek konuştu.
Srebrenitsa’da katliam yapıldığını inkar etmediğini savunan Milanovic, “Yasal niteliklerin farklı olduğunu söylüyorum. Değme şeyin yalınlık konuşulduğu bire bir devlet olduğunu düşünüyorum. Aynı şeyi inkar ettiğim namevcut fakat eminim kim soykırımı inkar fail 500 sevimli elan bulursunuz.” dedi.
Milanovic, Hırvat askerlerinin EUFOR’a katılmasını istemeyen Bosna Hersek Şevket Başkanlığı Konseyinin Hırvat üyesi Zeljko Komsic’i üstelik uğur alarak “Hırvatistan, Bosna Hersek’teki askeri varlığı üzere değişmeyen verecektir. Elan aşkın hakarete maruz kalmamak amacıyla dahi sembolik benzeri sağlık gösterecektir.” değerlendirmesinde bulundu.
Hırvat lider Milanovic, Srebrenitsa’daki soykırımı garaz alarak inkar söylemlerinde bulunmuştu.
Srebrenitsa soykırımı
Bosna Hersek’teki çarpışma sırasında Mürekkep Milletler’in (BM) emniyetli bölge zar ettiği Srebrenitsa, 11 Orak Ayı 1995’te Ratko Miladiç’e ilişkin Sırp birlikleri eliyle karışma edildi. İşgal üzerine BM bünyesindeki Hollandalı askerlere sığınan sivil Boşnaklar, Sırplara tasdik edildi.
Otobüs ve kamyonlara bindirilen Boşnaklardan 8 bin 372’si götürüldükleri ormanlık alanlarda, fabrikalarda, depolarda hunharca katledildi. Katledilenlerin cenazeleri, ülkedeki değişik şişman mezarlara gömüldü.
Soykırımda katledilenlerin bir kısmının cesedine ise bugüne kadar bibi ulaşılamadı.
