Artvin’de işsiz durumda olan karayolu tüneli yalan üretim tesisi haline geldi

Artvin’birlikte etkisiz durumda olan karayolu tüneli yalan üretim tesisi haline geldi

Baraj inşaatları sonucu mütebeddil karayolu güzergahları dolayısıyla tembel duruma sakıt tüneller ekonomiye kazandırıldı

ARTVİN Artvin’birlikte karayolu üstünde bulunan ve fesih edilerek işsiz durumda olan 300 metre uzunluğundaki tünel istiridye (kayınbirader) mantarı yetiştiricilerinin üretim tesisi haline geldi. Tünelin girişi kepenkle sadık olduğunu görenler şaşkınlıklarını gizleyemiyor.

Artvin’de 2012 yılında hizmete giren Deriner barajı inşaatı ve baraj göleti nedeniyle, bölgede ayrımsız çok karayolu güzergahı değişti. Artvin- Yusufeli karayolu 14. kilometresinde mevcut 300 metre uzunluğundaki Oruçlu Tüneli de bunlardan biri. 3 sene geçmiş fek edilen ve işsiz durumda olan tünel bu günlerde sürücülere değil, mantar hastalığı yetiştiricilerine bakım veriyor. Doğal zenginliğiyle ünlü kentte, istiridye (kayınbirader) mantarı büyük sargı görüyor. Köylünün dirimsel kaynağı haline mevrut istiridye mantarı üretimi 2012 yılında itibaren, “Artvin İli Mantar Üreticiler Birliği” adı altında muhteşem hizmetlerde veriyor.

Kalp rahatsızlığından, sindirim sistemine bir nice derde çare olan istiridye mantarı amacıyla birlik üyeleri, kentte mufassal zamandır istihsal tesisi için düz arıyordu. Makul arazi bulamayan, hem de tutkun tıpkısı tesisin maliyetleri az çok faziletkâr olması zımnında 3 yıldır işsiz durumda olan Ağzı Kilitli tünellerde üretim yapmaya değişmeyen verdiler. Girişimleri sonucunda tüneli kiralayan irtibat üyeleri, tahminî 1 yıldır tünel zarfında mantar üretimi yapıyor. 300 metre uzunluğunda, 11 metre genişliğinde olan tünel içinde üç farklı yöntemler mantar hastalığı üretimi yapılıyor. Ayrıca tünel zarfında paketleme bölümü, itici albeni deposu ve çalışanlar üzere sosyal düz ve ihtiyaç kabinleri bulunuyor. Tünel girişi kepenkle kapatılırken, tüneli girişini kepenkle sınırlı olduğunu görenler şaşkınlıklarını gizleyemiyor.

“Kayınbirader mantarında Artvin’i ayraç haline getirmeye çalışıyoruz”

Projeyi az çok önemseyen ve tesisin kazandırılmasında şişman emeği olan Reisicumhur Başdanışmanı Dr. İsrafil Kışla yaptığı açıklamada “Biz Artvin’in katıksız zenginlikleri anlamında icraat yaptık. Orman ürünleri, akarsu ürünleri ve bitkisel istihsal kabilinden ayrımsız haddinden fazla alanda potansiyeli var. Bu alanlarda çokça kırıcı yatırımlar var çokça yavaş üretimler var, ihracatlar var. Kayın mantarı üretiminde Artvin’i ayraç haline getirmeye çalışıyoruz. Artvin-Yusufeli yolu üzerinde birkaç tünelimiz süreduran duruma düştü. Bu tünelleri rantabl kullanalım üretimde değerlendirelim diye niteleyerek yalan üreticiler birliğine tahsis edildi. Tünel içre bulunan tesiste kompost üretebiliyoruz. Üretilmiş mantarın paketlemesini yapabiliyoruz. Kurutmasını yapabiliyoruz. Itici hava depolarıyla tünel üretim tesisi haline geldi” dedi.

“Bu yapı sadece ilimize değil ülkemizde ulama sunan tıpkısı noktaya gelmiştir”

Artvin İli Mantar Hastalığı Üreticililer Birliği Başkanı Ulu Fuat Beyaz ise “Ekincilik Bakanlığı Desteği ile 28 serada üreticilerimiz kayın mantarı yetiştiriyor. Tedarik ve maliyeti anlamında kompostta teessürat yaşadık. Bu noktada bizde DOKAP’ında desteğiyle zat tesisimiz kurduk. Bu sayede kompostu kendimiz üzere değil yandaki illere veya Türkiye’nin birçok şehrine göndere biliyoruz. Pazarlama anlamında ilimizde ve ilçelerimizden ürünlerimize bandaj berenarı balaban. Ulusal market zincirleriyle anlaşmamız var, bu şekilde da satışını yapıyoruz. Hedeflerimiz ev içi satışlarımızda olduğu kadar ensiz dışında dahi ürünlerimizi satabilmek. Bu kuruluş çabucak ilimize değil ülkemizde ulama sunan tıpkı noktaya gelmiştir” diyerek konuştu.

Birlik yöneticisi Naci Özay dahi “Biz Artvin ilinden orman ürünlerinin odun dışı dirimsel türlerinden neler yapabiliriz. Yalnız ormanlarımızı kesmenin dışından ne gelirleri elde edebiliriz düşüncesinden yola çıkarak geldiğimiz noktada istiridye mantarı üretiliyoruz. Artvinimiz emsali olmayan tıpkı devlet, çok tahakküm tıpkı coğrafya, organizasyon için kayran bir alanımız yoktu. Peş çatı imalatlarına, çok balaban maliyetler vardı. Bizimde kısıtlı imkanımız vardı. İptal olan tüneller vardı. Atıl durumda olan tünelleri ekonomiye kazandırmak için bu projeyi hayata geçirdik” ifadelerine kayran verdi.

Share: